14 Mayıs 2011

Utangaçlığa Karşı Çareler

Bir ortamda gözler sizin üzerinize çevrildiğinde, kalbiniz hızlı çarpıyor ya da soluğunuz daralıyorsa, işte tavsiyeler..

Araştırmalara göre, her geçen yıl özellikle kadınlar daha çok utangaçlık problemi yaşıyor. Tanımadığınız ya da yeni tanıştığınız insanlara karşı utangaç mısınız? Bu soruya cevabınız “Evet” ise, telaşa gerek yok. Çünkü siz tamamen normal birisiniz.

Yüzünüz mü kızarıyor?

Eğer yeni iş ortamında, ayağa kalkıp kendinizi tanıtmanız istendiğinde, yüzünüz kızarıyor, sesiniz titriyorsa, kalabalık önünde konuşmanızı gerektirecek durumlardan uzak durmaya çalışıyorsanız, maalesef utangaçsınız. Ancak “herkes konuşkan, girişken olmak zorunda değil” gerçeğini de aklınızdan çıkartmamanız gerekiyor.
Kendinizi kontrol edin

Ama utangaçlığınız yüzünden bazı fırsatları kaçırdığınızı düşünüyorsanız, davranışlarınızı kontrol altına almanın zamanı gelmiş demektir. “Daimi Mutluluk” adındaki projesi sayesinde, kadınların birçok problemini çözerek, mutlu bir yaşam sürmesini sağlayan ABD’li psikolog Artest Battler, utangaçlığın çözülemeyecek bir problem olmadığını belirtiyor.
Nedenini araştırmak gerek

ABD’de birçok bayan hastasının utangaçlık problemi yaşadığını belirten Battler, “Birlikte bu konuya yoğunlaşarak, her 100 utangaç hastamdan 85′inin bu sorununu çözmeyi başardık. Öncelikle utangaçlığın temelini bulmak gerekiyor. Bunu konuşarak başarıyoruz. Eğer siz de tavsiyelerime uyarsanız, eski utangaçlığınızdan büyük bir bölümünü attığınızı göreceksiniz” dedi. İşte Battler’ın tavsiyeleri:
Gereksiz bazı düşüncelerden kurtulmalısınız
Utangaçlıkla iç içe yaşamak zor bir duygudur. Çevredeki insanların gözünde utanılacak duruma, aptal durumuna düşme, onlar tarafından reddedilme ya da yetersiz görülme korkusu, sizi yıldırmasın. Utangaç kadın, daima kötü düşüncelerle kendisini daha zor durumda bırakır. Aşağıdaki düşüncelerden kurtulmaya bakın, çünkü bunlar size uygun değil.
- Eyvah, biraz daha konuşursam, kendimi aptal durumuna düşüreceğim.
- Ya burada bulunan herkes benim için “salak” derse.
- Söyleyecek bir şey bulamazsam ne yapacağım.
- Şu anda konuşursam mutlaka sesim tuhaf çıkacak.
- Ya kendimi kontrol edemez de saçmalarsam…
- Kızaracağım, titreyeceğim…
- Kalbim fena halde çarpmaya başladı, ya aniden kalp krizi geçirirsem…
- Çıldırabilirim.
- Acaba çok tuhaf görünüyor muyum?
- Şu ortamdan bir kaçabilsem.
- Herkes beni izliyor.
- Ne kadar sıkıcı olduğumu mu düşünüyorlar?


-Probleminizi bol bol konuşun
Psikolog Battler, utangaçlıktan kurtulmanın ilk yolunun utangaçlık hakkında bol bol konuşmaktan geçtiğini belirtiyor. Eşinizle, dostunuzla utangaç olduğunuz konuları bol bol konuşun. Ancak bunların temelde, bu kadar büyütülecek problemler olmadığını unutmadan. Örneğin yeni bir ortamda bulunmak sizi utangaçlığa itiyorsa, korkmayın. Eşinizle veya sevdiklerinizle, yeni ortamlara girmeye gayret edin. Gerçekten isterseniz, utangaçlığı yenmeye başladınız demektir.

-Arkadaşınızdan yardım isteyin
Eğer kendinizi insanlarla tanışamayacak kadar utangaç hissediyorsanız, daha konuşkan ve sosyal bir arkadaşınızdan bu konuda yardım istemeniz çok akıllıca olacaktır. Arkadaşınızın sizi yeni insanlarla tanıştırmasını sağlamalısınız. Ancak, sizin hakkınızda abartılı şeyler söylemesini değil, tam tersine sizin ifade edemediğiniz bazı önemli ve güzel özelliklerinizi söyleyerek işinizi birazcık kolaylaştırmasını söyleyin. Bunu dostlarınızdan kolaylıkla isteyebileceğinizi unutmayın.

-Farkınızı ortaya çıkartın
Utangaç kadının ilk etapta karşı cinsin ilgisini çekmesi için biraz farklı olması gerekiyor. Kalabalığın içinde fark edilmenizi sağlayacak bir özelliğinizi öne çıkarın. Yoksa bunu yaratmak, sizin becerinize kalıyor. Farklı olduğunuzu hissettirdiğinizde utangaçlığınızı bir gizem perdesi arkasına bile saklamanız mümkün. Bu ilk bakışta biraz zor gözükebilir ancak siz artık utangaçlık probleminizden kurtulmak istiyorsunuz. Önünüze çıkan hiçbir olay sizi korkutmasın.

-Doğru hamleler yapın
Kendinizi biriyle sohbet etme ile utangaçlığınız arasında sıkışmış durumda bulduğunuzda, karşınızdaki kişiye hemen bir soru yöneltin. Ancak dikkat edin soru, saçma olmasın. Hiç konuşmadan suratına bakmaktansa, sorduğunuz soru onun konuşmasını sağlayacak, böylece sohbet kesilmemiş olacaktır. Onun verdiği cevabın arkasından aynı soruya siz de kendi cevabınızı vererek, konuşmayı akıllı bir şekilde uzatabilirsiniz. Bunu kolaylıkla başarabilirsiniz. Çünkü bu imkânsız değil.

(habertürk.com)
Ekle

0 yorum:

 

Bilgi Online Copyright © 2011 Fashionzine is Designed by Ipietoon for Bie Blogger Template
In Collaboration With Teen Celebrities